Çocuk Aikidosu
Dünya'nın en değerli varlıkları çocuklarımızın sağlıklı, özgüveni yüksek, sosyal ve disiplinli nesiller yetiştirmek için çocuklarımızı küçük yaşta spora yönlendirmek, onları şimdiden geleceğe hazırlamak için atılacak en önemli adımdır.
- Çocuklarımıza Uluslararası Eğitim kalitesi ile ders vermekteyiz.
- Uluslararası Okullar arasında Resmi olarak yer almaktadır.
- 60 'dan fazla Dünya Semineri katılımıyla Dünya standartlarında Aikido Eğitimi
- Eğitimler üst düzey ULUSLARARASI Eğitimli ve T.C. Federasyonundan onaylı Hocalar nezaretinde yapılmaktadır.
- Sınıflar 14 - 16 kişilik, modern, hijyen kurallarına uygun, dünya standartlarına uygun minder, havalandırma
- Dünyanın en büyük Aikido okulları arasında yer alan UAAP kalitesi ile tanışın.
6 - 14 yaş arası Çocuk eğitimi konusunda Aikido Branşı çalışmalarında Japonya Hombu Dojo Aikikai ve Türkiye Wushu Aikido Federasyonundan 4.Kademe Resmi Antrenör Belgeli 6.Dan Halis Duran nezaretinde ve uzman deneyimli Resmi Antrenör hoca kadrosu ile Uluslararası standartlara sahip spor salonlarında hijyenik, nezih, konforlu, kaliteli ders ortamında yeni başlangıç ve akademik sınıfları ile Aikido derslerine devam etmektedir.
Hayatımızın içinde en önemli varlığımız çocuklarımız bizlerle birlikte hayatlarını yaşarlar. Çocuklarımıza yaşamları boyunca ayakta durmalarını ve kendi öz benliğini onlara kazandırmamız gerekiyor. Sağlıklı nesiller yetiştirmemiz için çocuklarımıza vereceğimiz en önemli unsurlar arasında;
- Konsantrasyonu geliştirir.
- Kendine olan güveni artar ve beraberinde başarı gelir.
- Kişisel gelişimleri karar verebilme ve sosyalleşme konusunda beceri kazanır.
- Bir gruba ait olma ve sosyal etkileşim, paylaşmayı öğrenmeyi kazanır.
- Hoşgörü ve centilmenlik kazanır.
- Dışa dönük bir kişilik geliştirir.
- Dikkat eksikliğini kaldırır ve hızlı karar verme yeteğini geliştirir.
Günümüz şartlarında çocuklarımıza hayatlarının devamı için çeşitli sosyal aktivitelere teşvik ederek bunları sağlamayı düşünürüz. Fiziksel gelişimlerinin yanında ruhsal gelişimlerinde de bir o kadar önemlidir.
Çevresindekilerle uyum içerisinde, yapıcı ve olaylar karşısında rahatlığını zaman içerisinde sağlayarak ortaya çıkarır.
Prof. Dr. A. Haydar Demirel (Hacettepe Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi Dekan Vekili) :
Türkiye’de erken yaşlarda çocukların fiziksel aktivitelere katılması çok önemli. Örneğin geçen yıl 600 çocuk üzerinde yapılan bir araştırmada 7-12 yaş aralığında atılan adım sayısı kızlarda 9 bin 733, erkeklerde 10 bin 973. Ancak istenilen rakamlar kızlarda 12 bin, erkeklerde 15 bin civarı. Ülkemizde çocukların yaklaşık yüzde 90’ı hareketsiz. Böyle olunca da küçük yaşlarda kolesterol, hipertansiyon gibi hastalıkların başlamasına şaşırmamalı. Öğrencilerin sabit oturmaması, hareket etmeleri şart. Bebeklikte yürütme dönemlerinde çocukların 30 dakika planlı, 30 dakika da kendiliğinden doğal yürümesi sağlanmalı. Okul öncesi dönemde ise parka gitsin, bisiklete binip, ders dışında aktivitelere katılsınlar. Eğitim döneminde günde bir saat hızlı yürüyebilir, koşabilirler. 2 -3 yaşlarında çocuk koşmak, zıplamak, sıçramak gibi bazı basit, temel hareketleri öğrenir ve yapar. Özellikle bazı becerilerin kazandırılmaya çalışılması için bu yaş çok erken. Erken dönemde parka gidebilir salıncakta sallanabilir, ailesinin kontrolünde havuzda su ile oyunlar oynayabilirler.
4-6 yaş arasında dans edip ip atlayabilir, hafif topları yakalamak, fırlatmak, iki tekerlekli veya arkada ek tekerleri olan bisikletlere binebilirler.
6 -7 yaşından sonra çocukların motor becerileri ve güvenlik duygusu artar. Artık takım sporlarına başlayabilirler. 3 gün kuvvet tarzı hareketler, yani bir yerlere tırmanmak gibi aktiviteler kas ve kalp sağlığı için önemli. Spor çocuklar için erken dönemde oyun olarak görülmeli. 3- 5 yaşında başarı beklenilmemeli. Örneğin futbol becerisi profesyonel ve spor olarak 2 biçimde ayrılıyor. Organize çalışmalar 10 yaşında normal ise 5‘te başlıyor. Yani ani karar verilen spor dalları için çocuğun en az 10 yaşında olması gerekiyor. Ayrıca takımda yer almadan önce bu alanda temel beceriler kazanmalı.
Tercih edilen aktivitenin güvenli olması, herkesi içine katması da onların gelişimine olumlu katkı yapıyor. Bunlar sayesinde çocuk sabırlı olmayı öğrenir, takım sporlarında paylaşım duygusu yaşar. Sağlıklı kemik ve kas oluşumu desteklenir. Düzenli spor yapanlar haftalık zamanı iyi kullanır. Ödevlerini iyi planlar, uyku, yemek saatlerini kaçırmaz. Hayatları daha disiplinli hale gelir. Takım sporları voleybol, basketbol gibi oyunlar paylaşım, kazanma, kaybetme duygusunu öğretir. Çalışmanın önemini kavrarlar. Pes etmemeyi, güçlüklerin üstesinden gelmenin hissini çocuklara spor verir. Yapılan bütün etkinlikler stresi azaltır. Matematik gibi özellikle sayısal alanlarda yeteneklerinin gelişmesine katkı sağlar. Çabuk karar vermeyi etkiler.
Çocukları Spor yapan Anne ve Babalara öneriler:
Tüm ana babalar çocuklarını başarılı birer sporcu olarak görmek isterler ancak çocuğa çok fazla baskı yapmak fiziksel ve ruhsal sıkıntılar yaratabilir. Çocuk spordan hoşlanmalıdır, zorlanırsa hayat boyu spordan nefret edebilir.
Aşırı heyecanlı ve ihtiraslı anne babalarla antrenörlerin çocuklara verdikleri zararı çok büyüktür. Çoğu antrenörün çocuğu fair play, beceri ve eğlenceyi öğretmekten çok kazanmaya ittiğinin görmekteyiz. Spor bir stres değil eğlence kaynağı olmalıdır. Spor faaliyeti çocuğa hayattaki herhangi bir sorunla başa çıkmayı öğretmenin eğlenceli bir yoludur. Çocuklar kaybettikleri zaman cezalandırılmak yerine ellerinden geleni yaptıkları ve yeni beceriler öğrendikleri için ödüllendirilmelidir.
Her çocuk farklı hızda olgunlaştığından takım sporu yaşı çocuktan çocuğa değişir. Bazen anne-babalar çocuğu bir spora iter ve onda çok başarılı olmasını bekler. Bu durumda çocuk her gün çok uzun süreyle antrenman yapar. Ergenlik öncesi çocuklarda bu doğru değildir. Erken yaşta çok sayıda sporu öğrenen bir çocuk ileriki yaşlarda spesifik bir sporda daha kolayca mükemmele ulaşmaktadır. Genelde 12 yaş öncesinde çocuklar antrenman stresi ve sosyal yaşamlarına olan etkisi ile başa çıkacak kadar güçlü değildirler. Bu nedenle çocukların 12 yaşından önce tek bir sporda özelleşmeleri iyi değildir.
Özellikle gün boyu uzun saatler antrenman yapmayı gerektiren boks, kick boks, full contak gibi sporlarda sizin değil, çocuğun gönlünün bu işin içinde olduğundan emin olun. Çocuğa çok fazla performans baskısı yüklemeyin. Saha sporlarında koşu ayakkabıları kullanmasına izin vermeyin, ayak bileği burkulabilir. Ayakkabıları sık sık değiştirin. Hangi spor olursa olsun koruyucu aksam kullanın. Her zaman olumlu ve cesaret verici olun. Kişisel beceri ve kazanma yerine katılım ve elinden geleni yapmanın önemli olduğunu vurgulayın. Kendiniz de iyi örnek oluşturun.
Asıl amacınızın çocuğunuzun sağlıklı, mutlu ve üretken bir erişkin olması olduğunu unutmayın.
Halis DURAN
6.Dan 4.Kademe Baş Antrenör
- UAAP Baş Antrenörü / Kurucu
- Uluslararası Eğitmen
- Türkiye W. Aikido Federasyonu Eğitim Kurulu Başkanı
- Girişim Savaşcısı "Aikido ve Uyum" Mentörü